25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI MÜCADELE GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 25.11.2022| Okunma Sayısı: 183

 

 

 

25 Kasım

KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI MÜCADELE GÜNÜ

BASIN BİLDİRİSİ

25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, ataerkil toplumsal şiddete, aile içi şiddete, savaşa, ırkçılığa ve haklarını yok sayan sistemlere karşı kadınların eylem günüdür ve bugün Dünya’nın her yerinde biz kadınlar, yaşamımızın her alanında karşılaştığımız ayrımcılığa, sömürüye, eşitsizliğe, şiddete dikkat çekerek sizleri, ilgili kurum ve kuruluşları mücadelemize destek ve ortak olmaya davet ediyoruz.

Kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini önleyebilmenin en önemli adımı, Kadını sadece ailenin parçası olarak gören politik, kültürel anlayışın değiştirilmesi, kadının eşit ve özgür birey olarak yetiştirilmesine ve kabul edilmesine yol açacak politikaların uygulanması ve yasal düzenlemeler ile Kadınların toplum içerisinde güçlendirilmesi olacaktır. Çünkü Kadına yönelik fiziksel, cinsel, ekonomik, duygusal şiddet, aşağılama, cinsiyetçi şaka ve ifadeler, nesneleştirme kadınların hayatının kontrol altında tutulmasına yol açmakta, özgürleşmesine ve güçlenmesine engel olmaktadır. Toplumdaki Kadın Fikri Güçlendirilmeden ,toplumsal zihniyet değiştirilmeden yasal mevzuat ve düzenlemeler ne olursa olsun kadına yönelik şiddetin durdurulması mümkün değildir.

Devletin, kadına yönelik her türlü şiddeti önlemek üzere yasa yapmak, bu yasaların uygulanmasını sağlamak ve denetlemek, kadınların yaşam hakkını korumak, caydırıcı önlemler almak zorunluluğu vardır. Kuşkusuz hukuki düzenlemeler önemlidir ve şiddet sorunu bu yolla bir ölçüde azaltılabilse de, sorun yalnızca hukuki düzenlemeler yapmak ya da hukuk önünde eşit olmakla ilgili değildir. Aile birliğinin sağlanması adı altında kadınları ikinci planda bırakan, kendilerine şiddet uygulayan erkeklerle bir arada yaşamaya zorlayan uzlaştırma girişimleri, kadına yönelik şiddeti ve ayrımcılığı artırmaktadır. Şiddette yol açan sebepleri tespit etmeden ve de toplumsal ve ekonomik eşitsizlik giderilmeden bu sorunun bertaraf edilmesi zordur. Ülke genelinde tüm kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör çalışanlarına yönelik “toplumsal cinsiyet eşitliği” eğitiminin verilmesi zorunlu hale getirilmelidir ve hatta askerlik eğitiminde, camilerde, kahvehanelerde ve çok sayıda erkek çalışan istihdam eden kuruluşlarda kadına yönelik şiddet konusunda erkeklere yönelik zihniyet dönüşümünü sağlayacak eğitim programları düzenlenmelidir.

Unutmayın! Suçlulara caydırıcı olmayan cezalarla yaptırım uygulayan, var olan Kanun ve Uluslararası Sözleşmeleri uygulamayan ve hatta kaldırmak için çabalayan, kadınların maruz bırakıldığı bu vahşeti görmezden gelen, şiddeti dini söylemlerle meşrulaştırmaya çalışan, kadının yerinin evi olduğunu, tek hakkının annelik olduğunu vurgulayan, kadının kazanılmış ve yasalarla korumaya alınmış haklarına saygı göstermeyen toplumda yaşayan her birey kadına yönelik şiddetin failidir.

Coğrafyalara göre biçim değiştirse de Mirabel Kardeşler’in,  Mahsa Amini’nin, Özgecan’ın  ve daha nicelerinin  failini yüzyıllardır tanıyoruz. Erkek şiddetine karşı yaşamını savunan, savaşa karşı barışın sesini yükselten biz kadınlar Yalnızca kadın olmamız nedeni ile cinsiyete dayalı ayrımcılığa tabi tutulmayı, şiddetin her türlüsüne ve en vahşisine maruz kalmayı ve en önemlisi hayattan koparılmayı kabul etmedik ve etmiyoruz. Bu yüzden gücümüzü birbirimizden, sınırları aşan dayanışmamızdan alıyoruz.

Trabzon Barosu ,Trabzon Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve Kadın Sivil Toplum Örgütleri olarak, Kadının cinsel, fiziksel, psikolojik bütünlüğünün dokunulmaz olduğunu; kadının insan haklarının temel insan hakkı olduğunu bir kez daha hatırlatıyor; kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kalktığı, kadının eşit ve özgür bir birey olarak var olduğu bir Türkiye ve Dünya için mücadelemizi ve dayanışmamızı sürdüreceğimizi, önlenemeyen şiddet vakıalarının takipçisi olacağımızı ve İstanbul Sözleşmesinin yeniden yürürlüğe konulması için talepkâr olmaya devam edeceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz.

 

ETKİNLİK TAKVİMİ

Calendar
Title and navigation
Title and navigation
<<<Nisan 2024><<
Nisan 2024
 PSÇPCCP
1325262728293031
141234567
15891011121314
1615161718192021
1722232425262728
18293012345

20.04.2024
AV. DUYGU KELEŞ AYDIN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.