Basın ve Kamuoyuna
Tarih: 24.12.2014 23:00:00| Okunma Sayısı: 1008

BASINA VE KAMUOYUNA

            Kamuoyunun da yakinen takip ettiği üzere, Konya'da bir anma töreninde yaptığı konuşmasında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiğinden bahisle, 16 yaşında bir lise öğrencisi-çocuk okulundan alınarak tutuklanmıştır. Hakaret suçunu tasvip etmek, hele hele Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına hakareti mazur görmek mümkün değildir. Ancak eylem ile ceza veya uygulanan tedbir arasında orantılılık, en temel evrensel hukuk kaidelerinden olmakla mezkur tutuklama kararı CMK, Çocuk Koruma Kanunu ve AHİM kararları çerçevesinde açık bir hak ihlalidir. Zira Çocuk Koruma Kanununun 20 ve 21.maddelerinde;

            Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemeyeceği, Suça sürüklenen çocuklar hakkında, soruşturma veya kovuşturma evrelerinde adli kontrol tedbiri olarak Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinde sayılanlar ile “a) Belirlenen çevre sınırları dışına çıkmamak. b) Belirlenen bazı yerlere gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek. c) Belirlenen kişi ve kuruluşlarla ilişki kurmamak” yönünde de tedbir hükümlerine başvurulabileceği, Ancak bu tedbirlerden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının anlaşılması veya tedbirlere uyulmaması durumunda tutuklama kararı verilebileceği” hüküm altına alınmakla çocuklar hakkında tutuklama kararı verilmesi daha da zorlaştırılmış, çok istisnai bir durum olarak tanımlanmıştır.

            Bu düzenlemelerde belirtilen hususlar, tutuklamaya ilişkin ilke değerler bakımından önemli olmakla birlikte AHİM’nin NART-TÜRKİYE kararı da, çocuk tutukluluğuyla ilgili fikir vermesi bakımından çok değerlidir. Silahlı soygun şüphesiyle hakkında soruşturma yürütülüp dava açılan ve toplam 48 gün tutuklu kalan başvurucunun, tutukluluğunun uzun sürdüğü iddiasına dayalı bu davada AİHM, Tavsiye Kararları, Avrupa Sosyal Şartı ve BM Çocuk Hakları Sözleşmesi gibi çok değerli uluslararası belgeleri dikkate almış ve "çocukların tedbir amaçlı tutukluluklarının başvurulacak son yol olduğunu, eğer tutukluluk bir zorunluluksa mümkün olan en kısa sürede sonlandırılması ve yetişkinlerden ayrı olması gerektiğini anımsatmış" AİHS'in 5. Maddesinin ihlal edildiğine hükmederek ülkemizi tazminata mahkum etmiştir. Bu karardan da açıkça anlaşılacağı üzere, hakaret iddiasıyla yürütülen bir soruşturma kapsamında suça sürüklenen çocuk hakkında tutuklama kararı verilmesi orantısız ve hatalıdır.

            Adaletin tesisinde mağdur ve şüphelinin kimliğine bakılmaksızın hukuk kurallarına, özellikle de çocuk haklarına her bireyin sahip çıkması gerekliliğini hatırlatarak, yukarıda belirtilen yasa hükümleriyle AİHM kararını kamuoyunun dikkatine sunarız.

TRABZON BAROSU ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU

                                                               

 

ETKİNLİK TAKVİMİ

Calendar
Title and navigation
Title and navigation
<<<Nisan 2024><<
Nisan 2024
 PSÇPCCP
1325262728293031
141234567
15891011121314
1615161718192021
1722232425262728
18293012345

25.04.2024
AV. DUYGU KELEŞ AYDIN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.